Phases of Thought

Phases of Thought
Phases of Thought

7 Aralık 2010 Salı

Oklava

Yakın zamanda hatırlar mısınız bilmem, bir deterjan reklamı çıktıydı? Kirlenmek güzeldi diye. Kafamda yer etti bu slogan. Ne ters bir söz yığınıydı bu böyle? Annemin savurduğu tehditleri hatırlıyorum, köy çocukluğundan şehir beyefendisine terfiimden önceydi. Top oynamaya çıktığımda üstümü başımı çok pisletirsem, birinden kötü bir söz söylediğim duyulursa, annem ince ve uzun oklavasını başımla bir edip, üzüm pekmezi akıtacağını söylerdi. Temiz bir çocuk olacaktım, kendime bu sözü verdiğimi hatırlıyorum, bedenen ve ruhen. Çok naifmişim. Dünya boktanmış anne, her tarafı pislik ve kokuşmuşluk içinde.

Politikacılar var anne, deliler gibi koltuk sevdalıları, 60 yaş üstünün bunama problemleri oluyorken, hala parti başlarında kalıp, bir adım ilerisini düşünmekten aciz, yeniliğe kapalı insanlar. Sadece kendi rantını düşünüp kendinin vekili olan. İnsanları ya onlar ya biz diye ikilemeye zorlamayı siyaset düsturu olarak belirlemişler. Bizler resmen ülkemize yabancılaşmaktayken, hala kavramları eğip bükerek ülkenin genelini düzmeye devam ediyorlar.

Savaşlar çıkıyor anne, yok yere insanlar öldürülüyor. Silah endüstri devam etsin, daha fazla gözü dönmüş para babaların ceplerine milyon dolarlar girmeye devam etsin diye kardeş kardeşe kırdırılıyor, kavramlarla insanların beyinleri yıkanıyor. Vicdan denen şey, çıkar karşısında fille karınca gibi oluyor, görmezden geliniyor.

İşyerlerinden patronlar var anne, sırf cebine daha fazla para girsin diye işçilerine obje muamelesi yapan. Hak ettikleri maaşlarından aza çalışıyor insanlar. Motivasyon yöntemini çalışmazsan kovulursun yapmışlar. İnsanlar çalışmaya mecbur kılınmış, işini zevkle yapmak gibi bir kavram kaybolmuş. Patron tanıdıkları oturdukları yerden iş yapmadan para kazanırken, gün boyu çalışmaktan bütün hücrelerinden ter akan adamlar, hak ettikleri parayı alamıyor, istediklerinde tekmeyi yiyorlar.

İnsanlar bozulmuş anne, komşunu bile tanıyamıyorsun. Dost dediğin insanlar arkandan kuyunu kazıyor, yardım ettiğin insanlar kötü bir şey yapmışsın gibi bakıyorlar sana. Değer yargılarını öyle berbat hale getirmişler ki, insanlar birbirlerine anlayışla yaklaşmak nedir unutmuş. İnsanlar eğlenme kavramına yabancılaştırılmış, kendi tabularımızla mezar kazar olmuşuz benliklerimize.

Ağır konuşuyorum anne, canıma tak etti bu yozlaşma. Nereye baksam kokuşmuşluk, ikiyüzlülük, gereksiz bir kibir… Herkes yargıç kesilmiş, herkes kendi anayasasına göre insanları yargılıyor. Ama üzülme anne, bu pislik ve yozlaşma içinde bile ben temiz kalmaya niyetliyim. Belki bazı kötü alışkanlarım olabilir ama başkalarına umuyorum ki zararım olmamıştır. O yüzden, rahat uyu yatağında anne. Üzerim pek kirli değil. O uzun oklavayı da yak sobada. İşe yaramaz o, ben sana güzelinden alırım….

2 yorum:

  1. haliçte yaşayan simon olalım ki battığımız bok kendimizi rahatsız etmesin veya "sarhoş olalım" yeter ki realitenin farkına varmayalım, zihnimizi uyuşturalım

    YanıtlaSil
  2. Kirlenmek güzeldir demandred. Karanlık tarafa hoş geldin.

    YanıtlaSil