Phases of Thought

Phases of Thought
Phases of Thought

1 Ocak 2011 Cumartesi

Işık İnsanlar

Dibe batmış bir şekilde, sıkıntı içinde ıssız kaldırımlarda yürürken karşılaşırız ışık insanlarla. Tanrının ışık insanları normal insanların sıkıntılarının avuntusu olarak gönderdiğini düşünmüşümdür hep. Ama yanılmışım. Işık insanlar zayıf, içinde her daim kötülük barındıran bencil insanlardan daha sağlıklıdırlar. Bu yüzden ışık insanlar aciz zihinlerimizin acıma ve avunma malzemesi olarak kullanılmamalıdır.

Bir teorim var. Tanrı normal insanı gübahsız ve tertemiz bir şekilde yer yüzüne indirmiştir. Ceninin ergeni bebek ilk günahla karşılaşıp ağlamaya başlar. Sonrasında zaman geçtikçe ruh bedene sığmaz ve normal insan bedenini alkol, sigara ve diğer keyif verici maddelerle kirletmeye başlar. Ömrünün sonlarına doğru da edindiği bütün kibir ve kötü hayat tecrübeleriyle çürür gider.

Ancak, ışık insanlar tanrının en sevdiği, en değer verdiği kullarıdır. Onlar bütün acıları çekmiş olarak doğarlar. Büyüdükçe eksilen ve acı çeken insanın aksine onlar eksik olarak doğarlar ve bu hayatın ızdırabından uzak durarak mutlu bir şekilde yaşar ve en sonunda terk-i diyar ederler. Işık insanın hayat suyu acıdır. Baştan acıyla beslenen beden artık bütün darbelere dayanıklıdır. Onlara baktığınızda yüzlerindeki hiç eksilmeyen tebessümü görüp ışık insanlara imrenmelisiniz.

Geçenlerde bir otobüs durağından beklerken onu gördüm. O bir ışık insandı. Kalabalık trafikte kırmızı ışığı bekliyordu. Trafik ışıkta durunca da elindeki torbadan mendil satmaya çalışıyordu insanlara. Saçları kısa kesilmişti. Kızıla boyanmıştı. Yüzü nurdan bembeyaz ve tertemizdi. Normal insanları ışığıyla rahatsız etmemek için güneş gözlüğü kullanıyordu. Yanına gittim. Elindeki bütün kağıt mendilleri almak istedim. Ama, o beni reddetti. Çünkü, amacı para kazanmak değil; işlemek ve bütün insanlığı onlara hissettirmeden ışığıyla aydınlatmaktı.

Işık insanlara artık farklı gözlerle bakmalıyız. Onların aksine esas bizler acınacak haldeyiz. Her daim yalpalayarak, kanayarak ve hata yaparak ayakta kalmaya çalışıyoruz. Işık insanların aksine esas merhamete ihtiyaç duyan bizleriz. Işık insanlar gönülleri ve merhametleriyle bizleri aydınlatıp yaralarımızı dindirecekler.