Phases of Thought

Phases of Thought
Phases of Thought

21 Eylül 2010 Salı

Sodom ve Gomorra

Lanetin yağdığı iki şehrin hikayesi...Tanrının gazabı tüm canlıların üzerine yağdığına ilişkin efsaneler ve bu efsanler üzerine uyarlanmış hikayeler, romanlar...

Yakup Kadri'nin Sodom ve Gomore'si bunlardan biri. İstiklal Savaşı süresince İstanbul'da kalan Yakup Kadri'nin Anadolu'daki yangın tüm memleketi sarmışken İstanbul'daki aymazlığı anlattığı romanı. Oğlancı subaylar, Nişantaşı'nda sosyetenin evlerinde seks partileri, loş odalarda müptelalarını zevklerden zevklere sürükleyen doğunun mistik yaklaşımları ve haz oyuncakları...

Derken kulağımda ananemin çocukluğumdan beri zihnime kazıdığı söz öbekleri...
"Kıyamet kopacak."
"Kıyamet yaklaşıyor."
"Allah'ın kelamı dünyadan siliniyor."

Tüm bu öngörülerin sebebi ise ananemin tüm gün televizyon kanallarında ona dayatılan, onun ahlakına sığmayan şeyler. Çıplaklık bunlar arasında en masumu. Derin yırtmaçlar, mini etekler, göğüs dekolteleri. Bunlar ananem için eskiden olmayan, yeni ve kabul görmesi imkansız şeyler.



"Başımıza taş yağacak."

Bugün 2010, medyanın pazarlaması olduğunu düşündüğüm veya küçük çevrelerde cemaatvari ilişkiler ekseninde yürüdüğüne inandığım ananemin söylemleri tam karşımda. 1919'daydı Yakup Kadri'nin anlattıkları...Günümüzden tek farkı kitlelerin bunlardan haberdar olmamalarıydı. Görülenler, duyulanlar, loş ortamlar ise hala varlar hemde o kadar uzakta değil. Bedenlerimiz, zihinlerimiz bize dayatılan gündelik zırvalıklara hapsolmuş, dünyamız taktığımız at gözlüklerinin ufkundan ibaretken iki adım ötemizde yıkılan Sodom ve Gomorra her gün, hızla inşa edilmeye devam ediyor. Bizler, tüm anlatılanları lanetleyenlerle birlikte hazzın, zevkin dibine düşenleri mükemmel ahlâkımızın mahkemesinde yargılarken kurulan yeni şehirde dilenci bile olmaya razı sefil varlıklarımıza neden eziyet ediyoruz.

Kurulan yeni şehrin kapıları bize kapalı mı yoksa duvarlar mı yüksek? Hayır, kurulan yeni şehir bizi bekliyor. Dilenciler, efendiler hepsi birlikte burnumuzun dibinde göz göre göre yeniden yükseltiyorlar Sodom ve Gomorra'yı.

Ben bu şehirlerde yaşamaya talibim. Gerçek dünyadaki kaftanları, makamları bıraktım. Ben artık Sodom ve Gomorra'nın dilencisiyim, oradaki artıklar bile yaşadığım dünyanın bana bahşettiklerine yeğdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder