Phases of Thought

Phases of Thought
Phases of Thought

15 Kasım 2010 Pazartesi

Sevemedim Seni Asortik Kadın!

Lounge sıfatıyla anılan bir barda sırtımı duvara yüzümü ortama vermiş sana bakıyorum. Buralara pek uğramam. Birazdan ortak bir arkadaşımız –mutual friend- vasıtasıyla tanışma imkanım olacak seninle. Fönlü, kumral saçlarınla, elindeki içkinle meraklı gözlerle etrafı süzüyorsun. Ayrıca, benim sosyoloji tezimin bir parçası olduğundan haberin yok asortik kadın. Yeryüzünde temas edemediğim tek kadın tipi olarak orada oturuyorsun. Hah, arkadaş da geldi.

El sıkışıyoruz. Ellerin ne güzel ne biçimli asortik kadın. 25 yaş (km) bakımını yaptırmışsın tırnaklarının. Altında siyah parlak bir tayt, topuklu ayakkabı. Üzerinde de kalçalarını örten mora çalan bir elbise. Çevrendekilere “eğer uslu çoçuklar olursanız ve doğru zamanı yakalarsanız kalçalarımı görebilirsiniz” imajı veriyorsun. Bende ise asil sade bir duruş ve içten sıcak bir gülümseme. Tanrı seni “cross” kalemle çizmiş asortik kadın. Diğer insanları çizerken neden kalemi bitmiş?

Garson geliyor. Ben 70’lik arjantin biramı ısmarlıyorum. Sen ise armut püresi ilaveli bacardi mojitonu. Alkoller de geldiğine göre artık muhabbet başlayabilir. İlgi hep üzerinde olmalı değil mi asortik kadın? Evde tek başına kaldığın zamanlarda yaşadığın histeri krizlerini kesinlikle yansıtmamalısın; çünkü bunlar seni güçsüz gösterir. Duygularını saklamalısın her zaman. Her şeyi abartmayı ne kadar da çok seviyorsun. Bunu yarım saattir anlattığın en güzel çantayı seçememe temalı manifestondan anlıyorum. Üretken, çilekeş ve kredi kartlarını ödeyen baban bu anlattıklarını biliyor mu asortik kadın? Dayanamıyorum. Lavaboya gitmek için izin istiyorum.

Sessizliği hiç sevmiyorsun değil mi? Sessizlik senin için bir kaybediş, bir yıkım. Sana sessizliğin soyluluğunu ve erdemini öğretmemişler. Eğer bir grup toplanıyorsa sessizlik yasaklanmalı. Hemen söz alıp hava durumundan bahsediyorsun bir sessizlik anında. Benim havam her zaman parçalı bulutluyken sen de neden her zaman şimsekler çakıyor? Her susuşta daldan dala atlaman bu yüzden değil mi? Yoksa susunca histerik duyguların mı kabarıyor asortik kadın.

O güzel ellerinle slim sigara içiyorsun. Markası önemli değil slim olsun yeter. Sigarayı ağzına götürüyorsun dumanı içeri çekerken kül kısmı havalanıyor. Sigaranın alevi havada daireler çiziyor. Sonra da çeneni yukarı kaldırıp dumanını üflüyorsun. Sanki dünyayı kurtarıyorsun. Tebrikler!

Muhabbet tıkanıyor bir yerde. Sıran bana geliyor. Yeni trend eye linerla boyadığın şuh gözlerin bana dönüyor. “Arkadaşın da pek sessiz sakin” kelimeleri dökülüyor o güzel dudaklarından. Biliyorum asortik kadın senin o “kainat” güzelliğinden çekindiğimi sanıyorsun. Gözlerin anlatıyor herşeyi. Sanıyorsun ki titremem senin dünya dışı güzelliğinden duyduğum heyecan. Ama, maalesef yanılıyorsun asortik kadın. Bu terli ve titrek halim senin boş güzelliğinden değil. Biz bu dünyayı kurşun kalemlerle boyadık. Sevemedim seni asortik kadın. Hem de hiç. Cevap verdim:

“Neden boşalttın bu kadar içini.”
Şaşkın şaşkın suratıma baktın.
“Dedim ya asortik kadın sevemedim seni. Şunu unutma ki bende sana dair olsa olsa en fazla bir tosbir olur. Onu da biraz önce lavabo da harcadım. Bu ter, titreme ondandır. Lütfen daha fazla şaşırma.”

2 yorum: